10
Hot
45
Views
Introduction
Zambaklar Açtığında, ikinci şanslar, affetme ve kaçmak daha kolayken kalma cesareti hakkında dokunaklı bir çağdaş romantizm hikayesidir.
On yıl önce, Isla, hatıralarının ağırlığını kaldıramadığı için Greenridge'den kaçtı. Arkasında, merhum büyükannesinin sarmaşıklarla kaplı evini, bir zamanlar birlikte baktıkları vahşi zambak bahçesini ve onu bırakacak kadar seven Jonas Hale'i bıraktı.
Isla, büyükannesinin vefatından sonra Greenridge'e geri döndüğünde, bu sadece geçici bir süre içindi — eski evi onarıp satacak kadar uzun. Ancak, her köşede bıraktığı şeylerin hatırlatıcılarıyla karşılaşıyor, özellikle de verandasında sürekli beliren taze beyaz zambaklarla. Onları kimin bıraktığını çok iyi biliyor: Jonas, hala kasabada kök salmış, şimdi rahat Lily's Café'yi işletiyor.
Isla, büyümüş bahçeyi yeniden canlandırmak için uğraşırken, Jonas sessizce yardım ediyor — yabani otları çekiyor, yeni soğanlar dikiyor ve gömülü anılarla birlikte eski pişmanlıkları da gün yüzüne çıkarıyor. Yavaş yavaş, ev yeniden canlanıyor, Isla'nın tamamen gömdüğünü sandığı bir aşkın nazikçe çiçek açması gibi.
Ancak eski korkular ona tekrar kaçması için fısıldıyor — şehre, özgürlüğe, çok fazla istemenin acısından uzaklaşmaya. Fakat Jonas ona kalması için yalvarmıyor. Onu her zaman sevdiği gibi seviyor: sabırlı bir umutla ve açık ellerle.
Sonunda, Isla tekrar gidip gitmeyeceğine — ya da her zaman ait olduğu yerde kök salıp salmayacağına karar vermek zorunda. Zambaklar arasında. Hatıralar arasında. Aşk arasında.
Zambaklar açtığında, o da açar.
On yıl önce, Isla, hatıralarının ağırlığını kaldıramadığı için Greenridge'den kaçtı. Arkasında, merhum büyükannesinin sarmaşıklarla kaplı evini, bir zamanlar birlikte baktıkları vahşi zambak bahçesini ve onu bırakacak kadar seven Jonas Hale'i bıraktı.
Isla, büyükannesinin vefatından sonra Greenridge'e geri döndüğünde, bu sadece geçici bir süre içindi — eski evi onarıp satacak kadar uzun. Ancak, her köşede bıraktığı şeylerin hatırlatıcılarıyla karşılaşıyor, özellikle de verandasında sürekli beliren taze beyaz zambaklarla. Onları kimin bıraktığını çok iyi biliyor: Jonas, hala kasabada kök salmış, şimdi rahat Lily's Café'yi işletiyor.
Isla, büyümüş bahçeyi yeniden canlandırmak için uğraşırken, Jonas sessizce yardım ediyor — yabani otları çekiyor, yeni soğanlar dikiyor ve gömülü anılarla birlikte eski pişmanlıkları da gün yüzüne çıkarıyor. Yavaş yavaş, ev yeniden canlanıyor, Isla'nın tamamen gömdüğünü sandığı bir aşkın nazikçe çiçek açması gibi.
Ancak eski korkular ona tekrar kaçması için fısıldıyor — şehre, özgürlüğe, çok fazla istemenin acısından uzaklaşmaya. Fakat Jonas ona kalması için yalvarmıyor. Onu her zaman sevdiği gibi seviyor: sabırlı bir umutla ve açık ellerle.
Sonunda, Isla tekrar gidip gitmeyeceğine — ya da her zaman ait olduğu yerde kök salıp salmayacağına karar vermek zorunda. Zambaklar arasında. Hatıralar arasında. Aşk arasında.
Zambaklar açtığında, o da açar.
READ MORE
About Author
Latest Chapters
#175 Bölüm 170: Sırttaki Fener
#174 Bölüm 169: Küllerin Ağırlığı
#173 Bölüm 168: Kepenkler Arasında Duman
#172 Bölüm 167: Çözümün Sınırı
#171 Bölüm 166: Küller Konuşuyor
#170 Bölüm 165: Defterdeki Yangın
#169 Bölüm 164: Kepenkli Ev
#168 Bölüm 163: Yabancıların Gölgesi
#167 Bölüm 162: Meydandaki Gölgeler
#166 Bölüm 161: Küllerin İzi
Comments
No comments yet.