Read with BonusRead with Bonus

Bölüm 1 İhanet

Banliyö Kafesi.

Elizabeth Jones, bir kabinde huzursuzca kıpırdanıyordu, gözleri erkek arkadaşı Anthony Thomas'a kilitlenmişti.

"Anthony," sesi titreyerek onun kolunu tuttu, "Ne yapacağız?"

Anthony karşısında oturuyordu, dudakları sıkıca kapalı, kahve fincanıyla sinirli bir şekilde oynuyordu.

"Elizabeth, sakin ol. Düşünmeme izin ver," diye mırıldandı.

"Nasıl sakin olabilirim? Yarın amcanla evlenmem gerekiyor. Ama sen benim erkek arkadaşımsın," dedi Elizabeth, kaşları çatılarak dudaklarını ısırdı. "Anthony, kararımı verdim. Üvey annem ve ekibinin beni itip kakmasına izin vermeyeceğim. Michael Thomas ile evlenmeyeceğim. Anthony," elini tuttu, "Hadi birlikte kaçalım!"

Anthony elini ateşten kaçıyormuş gibi geri çekti, kekeliyerek, "E-Elizabeth, b-bunu iyice düşünmemiz lazım. Kimse senin benim kızım olduğunu bilmiyor. Thomas Ailesi seni aldığımı öğrenirse, mahvolurum."

Elizabeth'in yüzünün düştüğünü görünce hızlıca ekledi, "Şöyle yapalım mı? Hiçbir şey bilmiyormuş gibi davran ve düğünü tamamla. Sonra benim aramamı bekle. Tamam mı? Stres yapma, Elizabeth. Seni buradan çıkaracağım. İşler kötüye gitse bile, Michael zaten uzun süre dayanamayacak, komada. O gittikten sonra seni almaya geleceğim! Bana güven. Seni terk etmeyeceğim!"

Elizabeth'in yüzü yumuşadı ve gülümsedi.

Güzel Elizabeth'i görünce, Anthony planını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini düşündü.

Ertesi gün, Thomas Ailesi Düğün Mekanı.

Giyinme aynasının önünde, Elizabeth tamamen hazırlanmıştı.

Uzun, zarif bir duruşa sahipti.

Gelinlik özel dikimdi ve ona mükemmel uyuyordu. Beyaz kumaş kıvrımlarını sarıyor, eteği bileklerine değiyordu.

İnce ama kıvrımlıydı.

Cildi kusursuzdu ve makyajı onu açan bir kırmızı gül gibi parlatıyordu.

Ayna onun muhteşem yüzünü yansıtıyordu.

Ama güzel badem şeklindeki gözleri endişeyle doluydu.

Törene yirmi dakika kala, sürekli telefonunu kaydırarak bir yanıt bekliyordu.

Anthony'nin aramasını bekliyordu ama neden gelmediğini anlayamıyordu.

Daha fazla bekleyemezdi.

Aslında, bu düğünde sadece bir gelin vardı.

Damat eksikti.

Altı ay önce, bir trafik kazası Michael'ı yatağa düşürmüş ve komaya sokmuştu.

Doktorlar bir yıldan az ömrü kaldığını söylemişti.

Annesi Mary Smith perişandı.

Mary, Michael'ın genç yaşta böyle bir duruma düşmesinin gerçek bir trajedi olduğunu düşünerek, hala nefes alırken onun için bir evlilik düzenlemeye karar verdi.

Thomas Ailesi Aurora Körfezi'nde üst düzey bir aile olmasına rağmen, kimse kızlarını ölüm döşeğindeki bir adama vermek istemiyordu.

Üstelik, Elizabeth zaten Anthony ile birlikteydi.

Sandalyeden kalktı, telefonunu sımsıkı tutarak odadan çıkmak için bir bahane buldu.

Giyinme odasında çok fazla insan vardı, bu yüzden arama yapamıyordu.

Ama Anthony'yi hemen araması gerekiyordu.

Anthony'nin düğünden kaçmasına nasıl yardım edeceğini bilmesi gerekiyordu.

Üvey annesi Jennifer Johnson ve üvey kız kardeşi Patricia Jones'un kirli oyunları olmasaydı, bu karmaşada olmazdı.

Her iki eliyle ağır gelinliği kaldırarak, koridorda topuklu ayakkabılarıyla ağır ağır ilerledi, Anthony'yi aramak için sessiz bir yer arıyordu.

Bir salonun önünden geçerken durdu.

Kız kardeşi Patricia'nın kahkahasını duydu.

Salon kapısı aralıktı, Elizabeth aralıktan içeri baktı.

"Anthony, aptal kız kardeşim hala seni o düğünden kurtaracağını bekliyor! Neden gidip kontrol etmiyorsun, fikrini değiştirip düğünü iptal eder diye?" Patricia, odada takım elbise giymiş olan Anthony'ye sarılıyordu.

Anthony, sağ eli Patricia'nın kalçasına kayarken, belini tutuyordu.

Vücutları birbirine sıkıca yapışmıştı.

Anthony, Patricia'nın boynunu öpmekle meşguldü ve mırıldanıyordu, "Elizabeth tam bir aptal. Düğünü iptal etmeyecek veya kaçmaya çalışmayacak. Her şey ayarlandı. Gerekirse, Thomas ailesinin korumaları onu düğünü tamamlaması için geri getirecek."

Elizabeth kapının dışında durdu, kanı buz kesti.

Bu ses, bir zamanlar kulağına ne tatlı sözler fısıldamıştı!

Bu Anthony miydi?

Çaresizlik anında, Anthony burada, Patricia ile samimi oluyordu!

Elizabeth şaşkına döndü, vücudu duvara yaslanarak kendini dengeledi.

Patricia'nın tiz sesi kulaklarına ulaştı, "Anthony, Elizabeth senin benimle sayısız gece geçirdiğini öğrense nasıl tepki verir sence?"

Elizabeth'in aklı dönüyordu, görüşü kararıyordu. Neyse ki, düşmemek için duvara tutundu.

Parmakları gelinliğini sıkıca kavradı, vücudu bastırılmış öfkeyle titriyordu. Gözlerini kapattı, dökülmek üzere olan gözyaşlarını tutmaya çalıştı.

Babası Robert Jones, işlerinde mali bir sıkıntı yaşıyor ve iflasın eşiğindeydi.

Bu sıkıntı içinde, ciddi şekilde hastalanmıştı.

Previous ChapterNext Chapter